Türk Medline
Dokran

ÇOCUKLUK ÇAĞI VASKÜLİTLERİNE TANISAL YAKLAŞIM VE GÜNCEL TEDAVİ SEÇENEKLERİ

KENAN BARUT, SEZGİN ŞAHİN, AMRA ADROVİÇ, ÖZGÜR KASAPÇOPUR

Turkish Archives of Pediatrics - 2015;50(4):194-205

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD, İstanbul, Türkiye

 

Kan damarı duvarında oluşan yangısal değişimlerin tümü vaskülit adı ile tanımlanır. Çocukluk çağında vaskülitler farklı klinik bulgular ile çocuk hekiminin karşısına gelebilir. En sık görülen çocukluk çağı vasküliti olan Henoch-Schonlein purpurası genellikle kendiliğinden düzelme göstermekle birlikte, böbrek yetersizliği yapabileceği düşünülerek izlemleri sıkı olarak yapılmalıdır. Kawasaki hastalığı klasik bulgular ile tanınması kolay olmakla birlikte, inkomplet Kawasaki durumunda tanı gecikmesi yaşanabilir, özellikle süt çocuklarında uzun süren ateş durumunda ölçütler tam olarak uymasa da Kawasaki hastalığı düşünülüp koroner arter anevrizması gelişimini önleyebilmek için intravenoz immünglobülin tedavisi gecikmeden uygulanmalıdır. Bacillus Calmette-Guerin (BCG) aşı bölgesi reaksiyonu Kawasaki hastalığında servikal lenfoadenopati kadar sık bir bulgu olarak karşımıza çıkabilir, şüphede kalınan olgularda tanı için değerli bir bulgu olarak kullanılabilir. Anti nötrofilik sitoplazmik antikor ilişkili vaskülitler çocukluk çağında nadir görülmekle birlikte erişkinlere göre daha çok böbrek tutulumu göstermekte ve daha ağır seyretmektedir, bu nedenle de etkin ve yoğun tedavi yerinde olacaktır. Takayasu arteriti genç erişkin kadınlarda sık olarak görülmekle birlikte ergenlik dönemindeki genç kızlarda da nadir olarak görülebilmektedir; bu nedenle günlük pratik yaklaşımımızda dikkatli öykü yanında iyi bir fizik bakı ve kan basıncı ölçümü mutlaka yapılmalıdır. Açıklanamayan nörolojik bulgusu olan çocuklarda başka sistemik bir vaskülit yokluğunda serebral vaskülit düşünülmeli, bu açıdan gerekli radyolojik incelemeler yapılmalıdır. Bu derleme ile çocukluk çağında nadir olmasına rağmen görülebilen vaskülitleri yeni yapılan çalışmalar eşliğinde çocuk hekimlerine tanıtmak, vaskülit tedavisi ve seyri hakkında bilgi birikimimizi arttırmak amaçlanmıştır. (Turk Pediatri Ars 2015; 50: 194-205)