Türk Medline
Dokran

PORTAL HİPERTANSİYONDA ÜST GASTROİNTESTİNAL LEZYONLAR

HÜSEYİN ALKIM, ÜLKÜ DAĞLI, CANAN ALKIM, BURHAN ŞAHİN

Akademik Gastroenteroloji Dergisi - 2011;10(2):66-69

Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Gastroenteroloji Bölümü, İstanbul

 

Amaç: Portal hipertansiyonlu hastalarda üst gastrointestinal sistemde bulunabilecek portal hipertansiyonla ilişkili lezyonların sıklığını saptamak ve bu lezyonların portal hipertansiyon etyolojisi, kanama öyküsü Child-Pugh sınıfı ve endoskopik tedaviyle ilişkisini araştırmak amaçlarıyla bu prospektif çalışma planlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamıza ortalama yaşları 47.8±15.3 olan 45’i kadın toplam 128 hasta alındı. Hastalarda, 1) özofagusdan duodenum ikinci kıtasına dek varis olup olmadığı 2) peptik hastalık varlığı ve 3) portal hipertansif gastropati ile portal hipertansif duodenopati varlığı araştırıldı. Bulgular: Hastalar 4 gruba ayrılarak değerlendirildi. Grup-I kanama geçirmemiş olanlar (41 hasta), Grup-II kanama geçirmiş olup tedavi yapılmamış olanlar (15 hasta), Grup-III tedavi programında olup özofagus varisleri eradike edilmemiş olanlar (41 hasta), Grup-IV özofagus varisleri eradike edilmiş olanlar (31 hasta). Eradikasyon sağlanmış olan Grup-IV’deki hastaların hiçbirinde özofagus varisi bulunmazken, diğer üç gruptaki hastaların hepsinde vardı (p<0.05). Fundus ve korpus varisleri Grup-I’de diğer 3 gruptan daha seyrekken, kardia varisi Grup-I ve Grup-IV’de diğer 2 gruptan daha seyrekti (p<0.05). Hastaların %83’ünde portal hipertansif gastropati, %26’sında portal hipertansif duodenopati ve %37.5’inde peptik hastalık saptandı. İdiyopatik portal hipertansiyon ve portal ven trombozu olan hastalarda kardia ve fundus varisi bulunma oranı diğer hasta gruplarından daha fazlaydı (p<0.05). Sonuç: Kanama öyküsü olan, endoskopik tedavi yapılan ve etyolojide idiopatik portal hipertansiyon veya portal ven trombozu bulunan hastalarda portal hipertansiyona ikincil gelişen lezyonlara daha sık rastlanmaktadır.