Türk Medline
Dokran

HASTANELERE YÖNLENDİRİLEN ADLİ ÇOCUK İSTİSMARI VAKALARI İLE SAĞLIK ÇALIŞANLARINCA SAPTANAN ÇOCUK İSTİSMARI VAKALARININ ÖZELLİKLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

ZEYNEP SOFUOĞLU, SİNEM CANKARDAŞ NALBANTÇILAR

Journal of Behcet Uz Children's Hospital - 2018;8(3):189-195

İzmir Demokrasi Üniversitesi, Halk Sağlığı AD, İzmir

 

GİRİŞ ve AMAÇ: Açığa çıkmayan çocuk ihmal ve istismarı (Çİİ) vakaları, çocuğun daha fazla örselenmesine, adli sürecin başlatılamamasına ve çocuğa gereken yardımın yapılamamasına sebep olmaktadır. Araştırmada, dört hastanede bir yıl içerisinde kaydedilmiş Çİİ vakalarının incelenmesi ve adli bildirimde bulunulmuş vakalar ile hastanelerin farklı birimlerinden istismar şüphesi ile yönlendirilmiş vakaların karşılaştırılması amaçlanmıştır. YÖNTEM ve GEREÇLER: Araştırmaya İzmir’de bulunan dört hastanenin ilgili birimlerinde çocuk istismarı kapsamında kayıt altına alınmış vakalar dâhil edilmiştir. Veri toplamak amacı ile Balkan Çocuk İhmal ve İstismarı Epidemiyolojik Çalışması için oluşturulan aktarım formları kullanılmıştır. Araştırmanın gizliliğinin korunması amacıyla veri toplama ekibi iki klinik psikologdan oluşmuştur. Araştırma veri tabanına kaydedilen bilgiler tanımlayıcı istatistikler kullanılarak analiz edilmiştir. Grupların karşılaştırılmasında t testi kullanılmıştır. BULGULAR: %55’i adli vaka olmak üzere toplam 352 vakaya ulaşılmıştır. Sağlık çalışanlarınca sevk edilen şüpheli vakalarda istismarcının çoğunlukla aile üyesi olduğu, çocukların yaşı ortalamasının daha küçük olduğu saptanmıştır. Çİİ mağduru erkek çocukların %41, 3’ü, kız çocukların %24, 6’sı ise sağlık personeli tarafından tespit edilmiştir. Bu çalışmada istismara uğrayan çocuklarda okul ile ilgili problemlerin ve alkol/madde kötüye kullanımının, kendine zarar verme davranışının ve psikiyatrik bozuklukların en sık karşılaşılan problemler olduğu görülmüştür. TARTIŞMA ve SONUÇ: Aile içinde gerçekleşen istismarın ve erkek çocukların deneyimlediği istismarın daha yüksek oranlarda gizli kaldığına göstermektedir. İstismar türleri ve bunlara maruz kalan çocuklarda gözlenen belirtiler konusunda hem ebeveynlerin hem de okullar, sosyal servisler, kolluk kuvvetleri ve birinci basamak sağlık hizmetleri çalışanlarının bilgilendirilmesi ile istismarın erken tespit edilmesi ve gerekli müdahalelerin yapılması mümkündür.