Türk Medline
Dokran

İZOLE KORONER BYPASS GREFTLEME ERKEN DÖNEM SONUÇLARIMIZ: YENİ KURULAN BİR KALP MERKEZİ İLK 100 VAKA

EBUZER AYDİN, MEHMET SENEL BADEMCİ, CEMAL KOCAASLAN, EMİNE SEYMA DENLİ YALVAC, AHMET OZTEKİN, MUSTAFA ALDAG, SENEM KORUK

Medeniyet Medical Journal - 2019;34(2):188-193

Istanbul Medeniyet Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kalp Ve Damar Cerrahisi Kliniği, Istanbul Türkiye

 

Amaç: Bu çalışmada, yeni kurulan kalp ve damar cerrahisi kliniğimizde koroner arter hastalığı nedeniyle, izole elektif koroner arter by-pass ameliyatı olan ilk 100 vakanın erken dönem sonuçlarının değerlendirilmesini amaçladık. Yöntem: Ekim 2016 ile Ocak 2018 tarihleri arasında izole elektif koroner arter by-pass ameliyatı olan ilk 100 hasta çalışmaya dahil edildi. Preoperatif dönemde tüm hastalara; rutin kan tetkikleri, ekokardiyografi, elektrokardiyografi, akciğer grafisi, karotis-vertebral arter doppler ultrasonografi, solunum fonksiyon testi yapıldı ve burun kültürleri alındı. Mortalite riskinin hesaplanması için Euroscore II skorlama sistemi kullanıldı. Operasyon intratorasik genel anestezi altında, median sternotomi insizyon tekniği ile asendan aorta arteriel kanülasyon, unikaval venöz kanülasyon eşliğinde, aralıklı antegrad soğuk kan kardiyoplejisi ve hafif hipotermiyle kardiyopulmoner bypass altında yapıldı. Taburculuk sonrası 2.-4. hafta ve 2. ay poliklinik kontrol muayeneleri yapıldı. Hastaların verileri retrospektif olarak tarandı. BULGULAR: Ortalama yaşı 58 yıl olup, hastaların %35 (n=35)’i kadın cinsiyet idi. Ensık görülen risk faktörleri; %50(n=50)’sinde hipertansiyon (HT), %42(n=42)’sinde sigara içme öyküsü idi. Operasyonda ortalama CPB süresi 70±13dk, ortalama kross klemp zamanı 40±16dk, ortalama bypass yapılan damar sayısı 3.4±1.0 idi. Postoperatif dönemde %22(n=22) hastada atriyal fibrilasyon gelişti ve tüm hastalarda medikal tedavi ile sinüs ritmi sağlandı. Hastane içi mortalite %2(n=2) hastada görüldü. SONUÇ: İzole koroner arter hastalığının cerrahi tedavisi, özellikle düşük riskli hasta grubunda, düşük mortalite ve morbidite oranları olan güncel tedavideki yerini korumaktadir.