Türk Medline
Dokran

MAKROFAJ MİGRASYON İNHİBİTÖR FAKTÖR (MIF) GENİ -173 G>C POLİMORFİZMİNİN KORONER ARTER HASTALIĞI VE TİP 2 DİYABET İLE İLİŞKİSİ

NESLİHAN ÇOBAN, AYCAN FAHRİ ERKAN, BERKAY EKİCİ, MAİDE KAŞİT, NİHAN ERGİNEL ÜNALTUNA, EREN VURGUN

Archives of the Turkish Society of Cardiology - 2019;47(1):29-37

İstanbul Üniversitesi Aziz Sancar Deneysel Tıp Araştırma Enstitüsü, Genetik Anabilim Dalı, İstanbul

 

Amaç: Yapılan son çalışmalar, makrofaj migrasyon inhibitör faktörünün (MIF) ateroskleroz sırasında enflamatuvar sürece aracılık eden güçlü bir proenflamatuvar sitokin olduğunu göstermektedir. Bu çalışmadaki amacımız, koroner arter hastalığı (KAH) olan ve KAH olmayan bireylerde MIF gen polimorfizmi ve tip 2 diyabetes mellitus (T2DM) arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Yöntemler: Seçilmemiş 259 Türk hasta, anlamlı KAH (%50– 100 stenoz bulunan koroner lezyon) ve kontrol (<%30 stenozlu koroner lezyon) grupları, Real-Time PCR LightCycler 480 cihazında hibridizasyon probları kullanılarak MIF rs755622 polimorfizmleri için genotiplendi. Koroner anjiyografiden önce kan örnekleri alındı ve sonrasında hesaplanan Gensini ve SYNTAX skorlarına göre KAH anjiyografik yaygınlık ve ciddiyet dereceleri belirlendi. Bulgular: Hasta ve kontrol grupları T2DM hastalığına göre gruplandırıldığında, MIF gen polimorfizminin KAH grubunda T2DM ile ilişkisi bulunmadı (p>0.05). Buna karşılık, aynı alt gruplarda, taşıyıcı olmayanlar ile karşılaştırıldığında, MIF geni rs755622 polimorfizmi yaygın allel taşıyıcıları, kontrol grubundaki T2DM hastalığını geliştirmeye karşı bir koruma göstermektedir (p<0.05). Buna ek olarak, T2DM grubunda MIF C alel taşıyıcılığının yüksek HbA1c ile ilişkili olduğu belirlendi (p=0.038). Sonuç: MIF geni rs755622 polimorfizmi HbA1c ile ilişkili olarak belirlendi. Bu sonuç, MIF gen varyantının, Türk popülasyonunda diyabet yoluyla KAH riskine katkıda bulunabileceğini düşündürmektedir.